Bana Müziğin Resmini Çizebilir misin Abidin?*

Okulların açıldığı heyecanlı bir haftadan herkese merhaba :)

Hangi yaşta olursak olalım bizim gibi tüm bireyleri öğretmen olan bir ailede okulun ilk haftası büyük bir heyecanla karşılanır. Ben de geçtiğimiz haftadan başlayan heyecanımı güzel bir başlangıç haftası etkinliği yazarak paylaşmıştım. Henüz okullar açılmadan çok güzel tepkiler gelmeye başladı bile :) İlginize çok teşekkür ederim :) Uygulama deneyimlerinizi de bekliyorum büyük bir merakla...

Bu haftaki blog konusuna karar verirken önceki yazıları gözden geçirdim ve bir süredir çocuk kitaplarına dalmış olduğumu ve teknoloji yazılarını biraz geri planda bıraktığımı farkettim. Bu nedenle bu haftaki yazıda müzik, resim, teknoloji ve tabiki eğitimi birleştirmeye karar verdim.

Keyifli okumalar :)

Müzik- Resim İlişkisi

Müzik ve resim, ya da daha geniş anlatımıyla görsel ve işitsel sanatlar arasında bağ kurmak oldukça eski bir oyundur. Pisagor "Gözler astronomi için, kulaklar armoni için yapılmıştır ve bunlar kardeş bilimlerdir" diyerek bu oyunu ilk dile getiren kişilerden biridir. 

Romantik dönemde Goethe mimariyi "donmuş müzik" olarak nitelendirmiştir. Dünyanın her yerinde ressamlar, müzisyenler, bilim adamları ortak bir birlik bilinci ile kendi çalıştıkları alanlarda müziğin ve resmin tasvirlerini bulmak için birçok denemeler yapmışlardır. Bazı sanatçılar çalışırken müzik dinlemiş ve dinledikleri farklı müziklerin resimleri üzerinde ne gibi etkiler oluşturduğunu araştırmışlardır. Hatta bu ressamlar müzik ile sanat terapisi ve yaratıcılık programları oluşturmuşlardır. 

Bazı ressamlar ses çıkartan malzemeler ile resim ve müzik içeren performanslar yapmaktadırlar.

Tıp literatüründe algıların karışımı olarak bilinen sinestezi durumunda da sesler, renkler, koku ve hisler yer değiştirir. Müzik dinlerken renkler görebilir, yemek yerken tat almak yerine müzikler duyabilirsiniz. Yaratıcılıkları ile ünlü birçok müzisyenin de sinestezik olduğu bilinmektedir. 

Bugünkü yazının temel ilham kaynağı olan ressam Wassily Kandinsky sinestezik miydi bilinmiyor ama onun için müzik her yerderdir. Kandinsky, kendi eserlerini doğaçlamalar ve izlenimler olarak isimlendirmiştir. Kandinsky doğaçlamayı " İç karakterinin aniden ifadelere dönüşmesi" olarak betimlemiştir. İzlenimleri de özel müzik parçalarının işitme deneyimi ile oluşturduğunu söylemektedir. 





Kandinsky, Impression III – Concert (1911) isimli bu eserini 1911 yılında Arnold Schoenberg'in bir konserinden etkilenerek yapmıştır. Siyah blok olarak gösterilen piyano sarı bir sesin üzerinde yüzüyormuş gibi görünüyor. Daireler ve yaylar olarak gösterilen dinleyiciler sesle kaplıdır, ancak aynı zamanda piyanoya odaklanır.

Kandinsky "Bir müzik parçasını bir masanın üzerine koyup resmedemezsiniz. İşte ben bunu yapmaya çalışıyorum." diyerek yaşamı boyunca bu konuda çalışmıştır. İngilizce bilenler Kandinsky ve Schoenberg ilişkisi için buradaki yazıya bir göz atabilirler

Kandinsky ile benim karşılaşmam teknolojik bir arayış sonunda gerçekleşti. Öğrencilerle yapabileceğim keyifli etkinlikler ve ücretsiz teknolojik araçlar ararken google chrome tarafından oluşturulmuş Müzik Laboratuvarı- Deneyler sayfası ile karşılaştım. 

Bu sayfada ses ve müzikle ilgili birçok deney uygulaması bulmak mümkün. Ses frekanslarından ritme, akorlardan ses çarkına kadar müziğin temel kavramları ile ilgili deneyler yapabiliyorsunuz. 

Sayfada benim ilgimi çeken ilk uygulama resim çizildiğini düşünerek açtığım yukarıdaki resimde sağ blokta üstten ikinci uygulama oldu. Uygulamanın adı Kandinsky idi! Diğer uygulamalar akor, ses gibi isimlerle anılmıştı. Bu uygulama ise özel bir isimden ilham alınarak oluşturulmuştu. Uygulamanın açıklamasında "Bu deney, resim yapmayı müzikle kıyaslayan bir sanatçı olan Wassily Kandinsky'den esinlenmiştir. Çizdiğiniz her şeyi - çizgiler, daireler, üçgenler veya karalamalar - sese dönüştürür." ifadeleri vardı. Bunun üzerine araştırmaya başlayıp bugünkü yazıyı kaleme aldım. 

İlk yaptığım iş tabiki uygulamayı açıp yönergedeki gibi çizgiler, daireler ve üçgenler çizmeye başladım. Oldukça keyifli sesler oluşmaya başladı. İşte benim oluşturduğum küçük ezgi :)




Peki bu uygulamayı kendi derslerimizde nasıl kullanabiliriz?

Önce öğrencilere yönergeler ile başlayalım :)

Kandinsky'yi nasıl kullanıyoruz?

Sanatçı Wassily Kandinsky, resim yapmayı müzikle karşılaştırdı. Bu deneyde siz de ekranda şekiller, çizgiler ve çizikler çizebilir ve seslere dönüştürebilirsiniz.Farklı şekiller farklı ses türlerini oluşturur. 
 Başlangıç olarak daire ve üçgen deneyebilirsiniz! 
● Oynatmayı duymak için bir çizimin üzerine tıklayın. 
● Tüm resminizi duymak için oynat düğmesine basın. 
● Dikey yerleştirme, bir nota ya da sesin tonunu değiştirir. Üç farklı perküsyon sesini duymak için bir sütuna 3 üçgen çizmeyi deneyin 
● Sesleri değiştirmek için oynat düğmesinin solundaki renkli daireyi kullanın


Birkaç ders fikri

Buradaki uygulamaları okulunuzdaki resim öğretmeni ile ortaklaşa da yapabilirsiniz. 

1. Küçük öğrencilerden 3-4 şekilden ya da çizgiden oluşan bir resim çizmelerini isteyin. Sonrasında bu şekillerin sesleri nasıl olabileceğini düşünmelerini ve seslendirmelerini isteyin. 
Sonra aynı resmi uygulama üzerinde tekrar çizmelerini isteyin. 
Resimdeki sesler beklediğiniz gibi oldu mu? 
Resmin seslerinde en çok neyi beğendin? Neyi değiştirmek istersin?

2. Uygulama ekranına bir resim çizin ve farklı ses/renk seçenekleri ile çalın. Hangisi en güzel oldu? Neden?

3. Uygulama ekranına farkı yüksekliklerde yatay çizgiler çizin. Bu çizgiler arasında nasıl ses farklılıkları oldu? 

4. Ekranın tam ortasına bir üçgen çizin. Hangi ses oluştu? Hangi çalgı olduğunu tahmin edebilir misin? 
Bu üçgenin üstüne bir üçgen daha çizsen ne olur? Sesler aynı mı farklı mı oldu? Hangi çalgı olduğunu tahmin edebilir misin? 
Bir de alt kısma bir üçgen çizmeyi deneyelim. Şimdi sesler nasıl?

5. Ekrana bir daire çizin. Neler oldu? İlk dairenin üstüne ya da altına daireler çizersek neler oluyor?

6. Ekrana kendi ismini yazmaya ne dersin? Senin ismin senin şarkın :)

Müzikte daha ileride olan ya da daha büyük yaş öğrenciler için farklı fikirler olabilir. Örneğin;

7. Uygulamada kendi hoşunuza giden bir ostinato oluşturun. Ostinato sürekli devam eden bir ritim ya da ezgi kalıbıdır. Bu ostinato üzerine sesinizle/çalgınızla/beden perküsyonu ile bir solo çalabilir misiniz?
Bu sololarınızı videoya kaydedebilir ve paylaşabilirsiniz :) 

Herkese resim, müzik, sanat, teknoloji bol bol oyun dolu bir hafta diliyorum. 
Haftaya Chrome Müzik Laboratuvarındaki uygulamalar ile farklı ders fikirleri ile karşınızda olacağım. 

İyi oyunlar herkese :)


* Başlıktaki gönderme Nazım Hikmet ve Abidin Dino arasında geçen bir hikayedir. Hikayenin ayrıntılarına ulaşmak için buradaki linki takip edebilirsiniz. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Çok ÖZEL bir Hediye: Ses Dalgaları ile Sanat

Kemanda Akort Sistemleri ve Küresel Frekans Isınması

Prof. Şeyda Çilden'i Emekliliğe Uğurladık