Kayıtlar

2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Yılbaşı Partisi için Suzuki Grup Dersi Oyunları

Resim
Yeni yıla girmek üzere olduğumuz bir haftadan herkese merhaba:) Her yıl dönümü hepimizin geçmişe bakıp derslerimizi aldığımız ve gelecek için kararlar verdiğimiz dönemler olur genelde. Bu zamanların en sevdiğim kısmı toplumsal oluşudur. Mesela doğum günümüzde de önceki yaşımıza bakıp bir muhasebeye gireriz ama yılbaşı bunu tüm dünya ile birlikte yaparız. Bu nedenle yılbaşı yaşanan evrensel günlerden biridir dünya insanı için! Birbirimize hediyeler veririz, daha çok varlığımız için şükrederiz... Ve en önemlisi mümkün oldukça sevdiklerimizle güzel oyunlar oynarız :)  Bu yılbaşı coşkusunu Suzuki keman sınıfımızla yaşadık bu hafta :) Birlikte oyunlar oynadık. Hikayeler anlattık. Sonunda da kurabiyelerimizi yedik. Öğrencilerimizin hepsi yeniyıla uygun giyinmişlerdi. Benim için tam bir keyif oldu :)  Temamız neşe keyif coşku olunca biz de Dilara öğretmen ile birlikte bir yay oyunu ile partiye başlamaya karar verdik.  Suzukiciler bilirler, ilk kez yay tutuşu yap...

Yetişkinler de OYUN Oynar!- Müziğin İçsel Oyunları

Resim
Herkese merhaba, Geçtiğimiz hafta Suzuki metodunun yetişkinler için de kullanılıp kullanılamayacağını tartışmış ve çocuklar ile yetişkinlerin öğrenme süreçlerindeki farklılıklardan bahsetmiştik. En büyük farklılıklardan biri de çocukların özgür bir şekilde oyun oynarken yetişkinlerin zihinlerinin kaygı ve performansa ilişkin kaygılar ile dolu olmasıydı.  Performans kaygısı konusunda çalışan birçok müzik ve psikoloji araştırmacısı var. Yapılan projeler bir simülasyon ortamı yaratarak performans kaygısının üstesinden gelmeye yardımcı oluyor. Ancak her durumda kaygıyı yenmek öncelikle insanın kendi azim ve kararlılığı ile ilgili... Bu kararlılık da düşüncelerin zihinde doğru organize edilmesi ve yönlendirilmesinden kaynaklanıyor. Düşünce organizasyonu ve yönlendirmesi deyince çok ciddi kavramlar gibi geliyor kulağa. Her şeyde olduğu gibi bunu da bir oyuna dönüştürmek mümkün. Hem de her an her ortamda oynayabileceğiniz eğlenceli oyunlara! :) Bu içsel oyunlar ...

Yetişkinler de Suzuki Metodu ile Keman Öğrenebilir mi?

Resim
Tek kelime ile EVET! Yetişkinlerin bu soruyu neden sorduklarını anlayabiliyorum. Kısa bir internet araştırmasında Suzuki metodu yazınca genellikle karşımıza 6-7 yaşlarında ezbere Suzuki repertuarından parçalar çalan ya da 10 yaşında Mendelsshon Konçerto çalan üstün yetenekli çocukların videoları çıkar. Bu nedenle çoğu yetişkin Suzuki metodunun çocuklar için sihirli bir formülü olduğunu düşünür.  Size küçük bir sır vermeme izin verin.  Bu çocuklar, çocuk oldukları için böyle çalmıyorlar. Ve olağanüstü bir zeka ve yetenek düzeyinde de değiller. Suzuki metodu keman öğrenmek isteyen herkese yardımcı olduğu için bu düzeye ulaşmışlardır. Yetişkinler de dahil! Hatta oldukça yoğun iş yaşamı olan ve katılaşmış parmaklara sahip yetişkinler de dahil!  Gördüğünüz gibi bir müzik dehası olmaya gerek yok. Tek ihtiyacınız olan öğrenme arzusu ve çalgı! İşte Suzuki Metodunun sihirli tarifi! 1. İşitme Eğitimi: Suzuki metodu anadil öğrenme yöntemi denilen bir yöntem ile işitme e...

Bohemian Rhapsody Gerçekten bir Rapsodi mi?

Resim
Herkese merhaba, Son bir aydır sinema perdelerinde müzisyenlerin hayatlarını konu alan filmler gösterilmeye başlandı. Bunlardan biri Müslüm diğeri ise Queen grubunun efsane solisti Freddie Mercury'nin hayatının anlatıldığı Bohemian Rhapsody. Yönetmenliğini Bryan Singer'ın yaptığı ve 2018 ABD çıkışlı biyografik film 2 Kasım 2018'de Türkiye'de gösterime girdi.  Beyaz Perde sitesi filmin konusu hakkında aşağıdaki yazıyı paylaşmış. "Bohemian Rhapsody, Queen grubuna, müziklerine, klişelere meydan okuyan ve kuralları yıkarak dünyanın en sevilen sanatçılarından biri haline gelen ikonik solistlerine bir saygı duruşu niteliği taşıyor. Film, simgeleşmiş şarkıları ve devrimci sesiyle grubun meteorik yükselişine, Mercury'nin yaşam tarzının kontrolden çıkması ile çıkan iç çatışmaya ve yaşamını tehdit eden hastalığına rağmen Mercury'nin rock müzik tarihinin en büyük performanslarından birinde gruba liderlik ettiği Live Aid konserinin arifesinde muzaffer b...

Prof. Şeyda Çilden'i Emekliliğe Uğurladık

Resim
Yoğun bir haftadan herkese merhabalar :) Sizlere blog çerçevesinde genellikle Suzuki metodundan ve metodun uygulamalarından bahsettim. Ancak ben de Suzuki ile tanışmadan önce mezun olduğum Gazi Üniversitesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı'nda Avrupa'da yaygın olarak kullanılan İtalyan ve Alman ekolü metotları ile keman çalıştım. Her yaklaşım kendine özgü kabuller dizisi bulunan sistemlerdir. Her sistem için güçlü ve geliştirilmesi gereken yönlerden bahsedilebilir.  Ancak her sistem aynı amaca ulaşmak için farklı bakış açılarıyla durmadan deneyler yapıp gelişen bir yapıya sahiptir. Her ekolün de kurucu ve idamecileri vardır. Suzuki metodu her ne kadar onunda adı ile anılıyorsa da sonradan bu konuda çalışan binlerce kişi metodun gelişimine katkıda bulunmuştur. Bu kişiler çoğu zaman isimsiz kahramanlardır.  İşte bu hafta bu isimsiz kahramanlardan birini tanıyacağız. Bugüne kadar benim üzerimde büyük emekleri olan sevgili öğretmenim Prof. Şeyda Çilden'i bu hafta emeklili...

Bir Yöntemin Geliştirilmesi: Suzuki'nin deneyleri

Resim
Herkese merhabalar :) Geçtiğimiz hafta " Suzuki'den mektup var " başlığı ile yayınladığım yazı bir haftada 2046 kişiye ulaşmış! İlginiz, paylaşımınız ve desteğiniz için çok teşekkürler :) Suzuki'ye bu kadar ilgi duyulunca ben de Suzuki'nin kendi mektupları, ses kayıtları ve konferanslarını aktardığım bu seriye devam etmeye karar verdim. Bu hafta Suzuki'nin 16 Ekim 1973 tarihinde Japonya Eğitim Psikolojisi Enstitüsünde Anadil Metodunu anlattığı bir konuşmanın deşifresini sizlerle paylaşacağım. Biz insanlar genellikle sonuçlardan haberdar oluyoruz ve yine bu nedenle sonuçlara daha çok değer veriyoruz. Oysa ki başarılar birçok dikenli yollar geçilerek, defalarca denemeler yapılarak, ve çoğu zaman da başarısız olarak geçen uzun bir sürecin sonunda gerçekleşiyor. Sanırım önemli olan yılmadan, düşsek de kalkıp tekrar deneyerek ve her başarısızlıktan bir sonuç çıkartarak ilerlemek... Suzuki de birtakım zorluklarla karşılaşmış tabiki... Kendi Anadil Metodu gel...

Suzuki'den Mektup Var: Herhangi bir çocuk TON SAĞIRI olabilir!

Resim
Herkese merhaba; Bu hafta internette gezinti yaparken harika bir kaynağa rastladım! Büyük keman eğitimcisi Suzuki'nin kendi yazdığı makalelere :) Suzuki metodu ile ilgili birçok farklı kaynaktan bilgi ediniyoruz. Ancak ilk elden kendi metodunu bu kadar güzel anlatması ve o dönemde sorulan (hala da sorulmaya devam eden) konular hakkında görüşlerini belirtmesi paha biçilemez! Ben de elimden geldiğince iyi bir çeviri ile bu yazıları paylaşmak istiyorum sizinle. Çeviri için ilk olarak ton sağırlığı ile ilgili yazıyı seçtim. Neden diye sorarsanız bu son haftalarda benim de en sık karşılaştığım durumlardan bir tanesi... Genellikle şöyle bir mizansen gerçekleşir: Bir veli bana bir tanıdık vasıtasıyla ulaşır. Telefonda "hocam, size bir getirsem bizim çocuğun müzik kulağı var mı? Bir baksanız." diye sorar. Sonra buluşma gerçekleşir ve veli görüşme sonunda müzik kulağı olup olmadığını defalarca sorar, teyit eder. Sanki çocuğunun müzik kulağı yoksa dünyanın sonuymuş gibi y...