Kemanda Akort Sistemleri ve Küresel Frekans Isınması
Merhaba herkese;
Bu haftaki keman derslerimin doğal oluşan gündemi, kemanda akort yapma ve farklı entonasyon sistemleri oldu. Bu konuda genel bir bilgi eksiği olduğunu gözlemlediğim için bu haftaki blog yazımda kemandaki ses sistemlerini konuşalım diye düşündüm.
Teknolojinin gelişmesi keman derslerinde de kendini farklı şekillerde gösteriyor. Mekanik metronomlar yerini dijital olanlara bıraktı. Eskiden kullanılan diyapozon da yerini çoktan akıllı telefonlardaki tuner uygulamalarına bıraktı.
Tuner uygulamaları ile keman akordu yaparken sesin doğruluğunu duymanıza pek gerek yok. Ses tiz ya da pes olduğunda ekranın sağ ya da sol tarafında ibre yer değiştirirken kırmızı bir ışık yanıyor. Doğru ses olunca da ekranda yeşil bir ışık beliriyor. Bu durum akort yapma işini işitsel bir görev olmaktan görsel bir hale getirdi.
Bu hafta keman derslerimde öğrencilere nasıl akort yaptıklarını sordum. Hepsinin yanıtı telefondaki akıllı uygulamalar oldu. Bir de birlikte akort yapmayı rica ettim. Çıkardık telefonları ve her teli tuner'da yeşil ışık yanacak şekilde akortladık. Sonra öğrencilerden seçtikleri iki teli aynı anda çalmalarını istedim. Bunu yaptıklarında seslerin rahat bir tam 5li olarak tınlamadığını farkettiler!
Tuner hep yeşil yanmasına rağmen neden çift sesler tam olarak tınlamıyordu?
Tuner'da bir yanlışlık mı vardı?
Bu soruların cevabı kısaca HAYIR. Akort aletinde bir yanlışlık yok. Peki neden böyle? İşte bu sorunun cevabı kemanda kullanılan ses sistemlerinde gizli.
İyi bir entonasyon hem çalınan notaların uyumunu belirleyen akustik bir gerçekliktir hem de müzisyenler arasında kabul edilen ses kuralları bütünüdür. Profesyonel müzisyenler birbirleri ile uyumlu çalabilmek için gelişmiş bir işitme becerisine sahip olmalıdır. Ancak gerçek sanatçılar bu uyumun yanı sıra belli bir gerginlik ve rahatlama hissi yaratabilmek için notaları tizleştirmeyi ya da pesleştirmeyi de ustalıkla yapabilenlerdir. Bu tizleşme ve pesleşme durumları da yine farklı ses sistemlerince belirlenir.
Kemanda en çok Pisagor Sistemi, eşit aralıklı- tampere sistem ve just (armonik seslere dayanan) entonasyon sistemleri kullanılır. Bunların dışında makamsal ve modal müziklerde farklı entonasyon sistemleri de bulunur.
İsterseniz öncelikle bu ses sistemlerinin nasıl ortaya çıktığına değinelim:
1. Akord Sistemlerinin Kısa Tarihi
İlk ses ve akort sistemi Yunan Matematikçi ve Filozof Pyhtagoras tarafından MÖ 530 yılları civarında oluşturuldu. Pyhtagoras'a göre tel boyunun farklı oranlarda kısaltılması ile aralıklar oluşuyordu. Bu sistem kemanda açık tellerin üst ve alt doğuşkanlarla zenginleştiği, dolu ve güzel bir tınıyı oluşturuyordu. Bu konuda daha geniş bir açıklama için önceki haftaki blog yazıma bir göz atabilirsiniz.
1482 yılında İspanyol kuramcı Bartolomeo Ramos de Pareja "Just intonation" (Türkçeye tam entonasyon olarak çevrilebilir) sistemini geliştirdi. Bu sistemde büyük üçlü 5:4 oranında hesaplanmış diğer sesler olan oktav, dörtlü ve beşli aralıklar Phytagoras sistemindeki gibi kalmıştır. Bu sistemde 3lü ve 6lı sesler "üçüncü bir tona" sahip olurlar. Bu akustik olay dinleyenlerin işitme deneyimini çok daha zenginleştirir.
Bu sistemlerden birini kullanmak için, çalınan sesten üretilen doğuşkan seslere odaklanmak gerekir. Mükemmel uyum içinde olan aralıklar (oktav, dörtlü ve beşli) çok rahat ve boş tınlarlar. Çalarken hiç vov-vov-vov şeklinde sesler duyulmaz. Vov şeklindeki tınılara vuruş denir. Oktav, dörtlü ve beşli aralıkları mükemmel çalmak için bu vuruş seslerini duymamak gerekir. Akort yaparken bu bilgi çok önemlidir.
Üçlü ve Altılı sesler çalınırken bir başka ses daha oluşur. Örneğin Do#- Mi seslerini aynı anda çaldığınızda bir La sesi de duyulur. Do- Mi seslerini aynı anda çaldığınızda bir oktav kalındaki Do sesi de tınlar. Çalınan entonasyonun doğru olduğu bu overtone denen seslerden anlaşılabilir.
Bu sistemlerin her ikisinde de aralıklar katlandıkça ve daha tiz ya da pes oktavlara gidildikçe uyum bozulacaktır. Örneğin orta Do sesi ile 5. ve 6. oktav Do sesleri aynı uyumlu tınıda olmayacaktır. Birçoğumuzun kemanda öğrendiğimiz gibi kemanın tellerini mükemmel 5li aralıklara akort ettiğimizde Sol ve Mi telleri farklı oktavlarda olduğu için tam olarak uyumlu tınlamayacaktır. Boş tel Sol- Sol (re teli 3. parmak)- Do- Mi gibi bir akoru aynı anda çalmak bir çeşit işkenceye dönüşecektir. Bu nedenle akord yaparken bir miktar seslerin yakınlaştırılması yoluna gidilmiştir. Bu çabalar da eşit aralıklı sistem olan Tampere sistemi oluşturmuştur.
2. Eşit Aralıklı- Tampere Sistem
Bu sistemde bir oktavlık ses aralığı 12 eşit aralığa bölünür. Bu nedenle klavyeli çalgılarda kullanılır. Çoksesliliğe, ton değişimine (modülasyon), atonal müziğin çalınmasına uygun bir ses sistemidir. 16. yüzyılda Johann Sebastian Bach tarafından mükemmelleştirilen bu ses sistemi bugünkü batı klasik müziğinin mümkün olmasını sağlamıştır.
Bu ses sistemlerini Prof. Kurt Sasmannhauss sayfasında oldukça güzel açıklıyor. Merak edenler ve tabi ingilizce bilenler bu sayfaya da bir göz atabilir.
Kemanınızı tampere sisteme göre akortlamak isterseniz benim öğrencilerin yaptığı gibi dijital uygulamadaki ekranın her ses için yeşil yanmasını sağlamalısınız. Ancak burada da bir sorunla karşılaşmıştık hatırlarsanız. Kemanın telleri tınlamamıştı!
Tampere sisteme göre kemanınızı akorlarsanız aralıklar iyi ayırt edilemez ve kişiliksiz tınlar. Diyez sesler daha pes tınlayacak, bemoller tiz hissedilecektir. Sadece oktavlar tam olarak tınlayacak ve piyano ile uyum sağlanacaktır.
Bu sistem keman için çalma zevki vermiyor gibi görünüyor. Peki nasıl bir çözüm olabilir? Bu sorunun yanıtı da ifadesel ya da solo entonasyon kavramı ile açıklanmış.
3. İfadesel\ Duygusal ya da Solo Entonasyon- Yaylı Çalgıcının Gizli Silahı :)
Bu sistem özellikle yaylı çalgı solistleri tarafından kullanılmaktadır. Solistler, kemanın perdesiz bir çalgı oluşundan yararlanarak notalar arasındaki seslerle oynarlar. Diyezler biraz daha tiz basılır ve ifadeyi zenginleştirmek için bemoller biraz daha pes çalınır. Örneğin Sol majör tonunda Fa diyez sesi, ifadeyi güçlendirmek için daha tiz basılmalıdır. Bu sistemin kullanılması müziğin duygusal sıcaklığını arttırarak gerginlik, hüzün, özlem gibi duyguların ifadesini güçlendirir.
Bu sistemin bir yararı da boş tellerde doğru entonasyonla zengin bir tını elde edilmesini sağlamasır.
Bu entonasyonu uygulamak için majör tonlarda 3 ve 7. dereceleri daha tiz basmak, minör tonlarda ise 3. dereceleri biraz daha pes basmak gereklidir. Diyez ve bemolleri de biraz abartarak çalmak ifadeyi güçlendirir.
Notaları boş tellerle uyumlu tınlayacak şekilde basmak gereklidir. Örneğin La telindeki 1. parmak Si notasını boş tel Mi ile uyumlu olacak şekilde biraz ileri basmak gerekir. Tampere sisteme göre yarım aralıklar daha küçük, büyük ikili aralıklar da biraz daha geniş düşünülür.
Ancak ne yazık ki bu sistem de sadece solo çalındığında geçerlidir. Piyano ile ya da başka oda müziği grupları ile müzik yaparken bu entonasyon üzerinde uzlaşmak zordur. İfadesel\ Duygusal entonasyon sistemi müziğin ifadesi için çok güçlü bir araçtır. Ancak bu aracı da yerine göre kullanmak önemlidir.
Görüldüğü gibi yine akort konusunda tam olarak bir uzlaşmaya varamadık. Tam 5'li kullandığımızda başka, tampere sistem kullandığımızda başka güçlü ve zayıf yanlar var. Bayla Keyes, her durumda kullanılabilecek bir keman akortlama sistemi önermiş. Şimdi bu öneriye bir göz atalım.
4. Bayla Keyes'in Keman Akort Yöntemi
Kemancı Bayla Keyes'e göre her duruma uyum sağlayacak bir akort yapabilmek için öncelikle La frekansı farklı hertz değerlerine ayarlanabilen bir tuner'a ihtiyaç bulunur. Keyes'e göre La ve Re telleri La= 441 referans alarak akortlanmalıdır. Bu iki tel için de tuner ekranında yeşil yanmalıdır.
Sol telini akortlamak için La= 440 frekansa çekilmeli ve bu referans sese göre ekranda yeşil gösterge olacak şekilde sol teli akortlanmalıdır.
Mi telinin akordu için ise La= 442 frekans olarak değiştirilmelidir.
Buradaki amaç tam beşli akordu biraz daraltmaktır (piyanodaki kadar değil). Aşağıdaki tabloda akort sistemlerinin ve La referans değerlerinin bir kaşılaştırmasını görmek mümkün.
Tam Beşliler (Phytagoras) Keyes'in Akort Sistemi Tampere Sistem (Piyano)
E: tuner A = 443 E: tuner A = 442 E: tuner A = 441
A: tuner A = 441 A: tuner A = 441 A: tuner A = 441
D: tuner A = 440-439 D: tuner A = 441 D: tuner A = 441
G: tuner A = 439-438 G: tuner A = 440 G: tuner A = 441
Siz de Keyes'in akort sistemini deneyip görüşlerinizi benimle yorumlar kısmından paylaşabilirsiniz.
Çalgımızı hangi sistemde akortlarsak akortlayalım, entonasyon her zaman görecelidir. Provada ya da konserde, diğer çalgılarla çalarken her zaman doğru entonasyon için iyi bir dinleyici olmak gerekir.
Tabi her orkestra ile la referansı değişebilir. Bir bando ile çalarken La 444 referans olarak alınabilir. Bu durumda tüm hesaplamalar değişir. Barok dönemden bu güne la frekansı giderek daha tiz hesaplanmaktadır. Bu konu ile ilgili TwoSet Violin'in eğlenceli videosunu izleyebilirsiniz.
Videoya göre her ülkede frekans referans değerleri farklı hesaplanıyor. Bu durumdan özellikle çalgılar çok etkileniyor. Seslerin bu kadar tizleşmesinin insan psikolojisi üzerine de oldukça etkili olduğunu düşünüyorum. Bu konuda bir uzlaşmaya varmanın zamanı sanırım geliyor.
Önce çalgılarımızı sonra kendimizi aynı frekansa akortlayalım ki hem çalgılarımızla uyumlu, güzel tınılı sesler üretelim hem de barış ve birlik frekansını dünyada oluşturalım.
Herkese dünya ve evrenle uyumlu akortlanmış çalgılar, zihinler ve kalpler diliyorum bu hafta...
Haftaya görüşmek üzere...
Yorumlar
Yorum Gönder
Katkınız için teşekkürler :)