Müzik, Eğitim ve Tasarım Yazıları

Herkese Mart ayının kazma kürek yaktırdığı bir haftadan merhaba :)  Geçen haftaki yazımda   ses dalgalarını bir sanata dönüştürmenin ve duygularımızı çok özel hediyeler olarak sevdiklerimizle paylaşmanın yollarını konuşmuştuk. Geçen haftaki etkinlik hem çocukların yapabileceği hem de yetişkinlerin keyif alabileceği bir etkinlik olarak tasarlanmıştı. Ancak aranızdan yükselen düşünceler duyuyorum: ses dalgalarının sadece görsel olarak hediye edilmesini yetersiz bulanlar olmuş olabilir ;) Şimdi kısa bir süreliğine bu konu bizi burada beklesin ve hediye konusuna kısa bir dönüş yapalım. Bir insanın verebileceği en büyük hediye nedir? Muhteşem pahalı bir ev mi? Araba mı? Birlikte bir tatil geçirmek mi? Bu örnekler tabi sağlığı yerinde ve yeterli parası olan kişiler için geçerli. Peki ya sağlık sorunları yaşayanlar için en büyük hediye nedir? Mesela böbrek bekleyen diyalizdeki hastalar için... Tabiki en büyük hediye organ bağışıdır. Ülkemizde her geçen gün organ bağışı...

Özel bir günde ya da sıradan bir günü güzelleştirmek için hediyeler veririz. Bu hediyeler arasında en güzeli büyük paralar vererek aldıklarımız değil gönülden özel hissettirenlerdir. Bu hediyeyi kendimiz yaparsak, o hediyeyi yaparken tüm düşüncelerimiz de o kişiye yansır ve bir gönül bağı oluşturur.  Peki bu güzel hediyeye kendi sesinizi de katmak acaba nasıl olurdu? İşte tam burada ses dalgalarımızı bir sanata ve hediyeye dönüştürmenin yollarını arıyoruz :) Peki, ses dalgaları ile sanat ne demektir? Ses dalgaları ile  sanat, en temel anlamıyla bir ses kaydının  basılarak sanat eserine dönüştürülmesidir. Bu sanatı kendi paylaşımlarınızı özelleştirmek için kullanabileceğiniz gibi müzik-teknoloji-sanat projeleri kapsamında okullarda da uygulayabilirsiniz. Bu etkinlikle; Sesin nasıl üretildiğini, Ses dalgalarının şekillerini, Yüksek ve hafif seslerde ses dalgalarının nasıl değiştiğini öğrenebiliriz. Ses Dalgası sanatını kullanmak için fikirler S...

Herkese güzel bir haftadan merhaba; Mart ayında günlerin uzaması ve doğanın da uyanışı ile insanlarda da bir kıpırtı olmaya başlar. Tüm kış boyunca toprak altında kalıp olgunlaşmış fikirler yavaş yavaş toprağın üstünde filizlenir. Aynı enerjiyi biz de yoğun konserler, dersler, projeler olarak yaşıyoruz. Müzikseverler için bahar sezonu tüm hızıyla geliyor :) Daha önce  uçuş görevlileri için kontrol listesi yazımda bir konserin birçok açıdan nasıl organize edileceğine değinmiştim. Bahsedilen organizasyon aşamasına gelmek için önce konser performansının hazır olması gerekli tabi ki... Şimdi konser organizasyonunda en en en başa dönelim ve bir konser performansı için gerekli olan nota bulma sürecine bakalım istiyorum bu yazıda da... Hayal edin...  Bir süredir çalgı dersi alıyorsunuz.  Profesyonel ya da amatör olmanız farketmez. Müzik hangi aşamada olursa olsun dinleyiciler ile paylaştıkça güzel. Aynı dil öğrenmek gibi... Bir çocukken bile bildiğimiz birkaç kelime...

Herkese merhaba; Geçtiğimiz pazar günü Ankara'daki Suzuki öğrencilerimizin seviye bitirme konserlerini yaptık. Tüm öğrencilerimiz muhteşem eserler seslendirdiler ve emeklerinin karşılığı sertifikalarını aldılar. Hepsini kutluyorum :) Bu konserin hazırlığında Suzuki Müzik Eğitim Derneği'nin yönetim kurulu üyesi ve Suzuki Keman öğretmeni Ayşe Akçay'ın büyük emeği var. Ayşe hoca ile konuştuğumuzda bu sefer önceki sertifika konserlerinden farklı olarak gelen öğrencilerimize ve Suzuki ailelerine Suzuki metodunu daha iyi tanıtmak için bir bilgilendirme zarfı hazırlamaya karar verdik. Ayşe hoca da benden grup derslerinin önemi ile ilgili bir yazı kaleme almamı istedi. Ne yazsam diye düşünürken zihnimde teknolojik ve görsel tasarım fikirleri uçuşmaya başladı :) Son yapılan araştırmalar artık insanların özellikle uzun yazıları okumadan geçtiklerini ortaya koyuyor. İnsanlar sosyal medyada karşılaştıkları görsellere bile şöyle bir göz atıp çıkıyorlar. Bu nedenle uzun yazılardans...

Hepimiz süper kahraman hikayeleri ile büyüdük. Gündüz başka bir kimlikte normal insanlar gibi görünen hatta beceriksiz, sakar işe yaramaz imajı çizen ancak gece olduğunda tüm süper güçleri ile suçlularla savaşan karakterler çoğunluktaydı. Süpermen, Batman, Örümcek Adam unutulmaz karakterler oldular.  Peki süper kahraman olmak için illa ki süper güçlere mi ihtiyaç vardır? Uçabilmek, boyutlar arası seyahat yapabilmek, bir kitabı şöyle bir karıştırıp birkaç saniyede tüm bilgisini alabilmek (bu benim favorim:), insanların düşüncelerini okuyabilmek muhteşem güçler gerçekten. Ve ilerleyen zamanlarda bu güçlere her normal insanın sahip olacağı da bir gerçek.. Zaman ve teknoloji tüm hızıyla ilerliyor.  Peki günlük yaşamımızda fark etmeden yaptığımız kahramanlıklar yok mu? Uçmak gibi bir süper güce ihtiyacımız olmadan da ne kadar çok kahramanlık yapıyoruz aslında hayatta! Hiç düşündünüz mü? Belki bir sözünüz ile karşınızdaki kişi hayata bambaşka gözlerle bakıyor. Ya da belki...

Herkese merhaba, Geçtiğimiz hafta içinde 14 şubat sevgililer gününü kutladık. Kimisi bu güne bir para tuzağı olarak baktı, kimisi 'sevgili' kelimesinden sadece özel kadın-erkek ilişkilerini anladı. Kimi kişiler de 'Sevgili' kelimesinin anlamını çok daha derinlerde arayarak Mevlana gibi var olan her şeyde o sevgiyi ve sevgiliyi gördü.  Ben de bir Suzuki metodu öğretmeni olarak küçük kemancı sevgililerim için bir grup dersi hazırladım :) Ufak dokunuşlarla, küçük sürprizlerle hayatı daha tatlı hale getirmenin bir yolu olarak bu günü değerlendirdim.    Sevgililer Günü İçin Suzuki Oyunları :) Bu kolay oyunu hem yeni başlayan hem de yaşça büyük ve ileri seviye öğrencileriniz için kullanabilirsiniz. Ayrıca aileler de çocuklarının günlük çalışma için motive edici bir oyuna ihtiyaçları olduğunu düşünürse yine bu oyunla gününüzü şenlendirebilirsiniz :) İhtiyaç listesi Bu oyun için kalp şeklinde bir kağıt gerekiyor. Kırtasiyelerde satılan kalp şeklinde post-it kağ...

Herkese merhaba. Bu hafta müzikle ilgili tartışmalarda başı çeken konulardan biri olan ' Müzik yerel mi yoksa Evrensel mi?' sorusunu  burada ele almak istiyorum. Sizce nasılI Müzik yerel mi yoksa Evrensel mi?' Bu soruya verdiğiniz cevabı bir kenara yazın. Belki yazının sonunda fikriniz biraz olsun değişebilir :) Klasik mantığa göre sorulan her X ya da Y sorularına her zaman hem X hem de Y cevabı vermeyi seviyorum. Çünkü hayat bizim günlük kararlarımızın dışında birçok ara karar birimine sahip. Yani siyah mı beyaz mı gibi bir soru her zaman oldukça geniş bir gri renk alanı içerir. Kısaca müzik hem yerel hem de evrenseldir.  Peki nasıl? Önce 'Müzik yereldir' savını ele alalım. Bu konuda dünya ile daha ilişkili düşünebilmek için araştırmacılar dil örneğini kullanıyorlar.  Bir bebek doğduğunda beyin bağlantıları henüz yaşamsal etkinlikler konusunda duyarlıdır. Araştırmalara göre 6 aylık bir süre içinde bebeğin beyin yapısı içine doğduğu dile göre farklıl...

Çalgıda solo performans kariyeri yapanların hayatları nasıldır? Hiç düşündünüz mü? Bir yanda sahnedeki muhteşem görüntü...  Orkestra önünde solo çalmanın heyecanı....  Tıklım tıklım dolu salonlar... Alkışlar... Hayranlar. Hayranlarla çekilen sayısız fotoğraflar... Basın röportajları, televizyon yayınları... Sürekli ilgi... Bir yandan da performansı geliştirmek için her gün uzun çalgı çalışma saatleri... Trende uçakta bile zihnin çalışma ile meşgul olması... Soğuk otel odaları... Kendi yatağının sıcaklığını bulamamak... Özellikle uzun süren turnelerde aileden, arkadaşlardan uzak kalma ve özleme... Çok ilgi varmış gibi görünürken aslında görece yalnız bir yaşam... Özellikle hayranlık duyulan kişilerin günlük yaşantılarının da aynı sahnedeki gibi olduğu yanılgısına düşülür çoğu zaman. Sanki evde de sahne kıyafetleri giyildiği ya da sürekli hayranları ile çevrelendiği düşünülür.  Oysa ki sanatçı da bir insandır son tahlild...